Türk gazeteciliği, cesur ve özgün kalemleriyle dolu bir geçmişe sahip. Bu yolda emek veren birçok isim, gazetecilik mesleğine olan katkılarıyla anımsanırken, geçtiğimiz günlerde yaşanan bir kayıp, bu geleneği derinden etkiledi. Türk basın dünyasının tanınmış isimlerinden biri olan Nihat Genç hayatını kaybetti. Kalemiyle, fikirleriyle ve cesur duruşuyla tanınan Genç, pek çok nesil tarafından saygı duyulan bir gazeteci, yazar ve düşünürdü. Onun vefatı, yalnızca yakınları ve sevenleri için değil, tüm basın camiası için derin bir acı oluşturdu.
1960 yılında İstanbul’da doğan Nihat Genç, genç yaşta gazetecilik mesleğine adım attı. Boğaziçi Üniversitesi mezunu olan Genç, bu süreçte özellikle köşe yazarlığı ve edebi çalışmalarla dikkat çekti. İlk olarak 1987 yılında yayınlanan "Hayvan Yılları" adlı romanıyla edebiyat dünyasında kendine bir yer edinse de, asıl ününü gazetecilik kariyeriyle kazandı. Farklı gazete ve dergilerde köşe yazıları kaleme alan Genç, kendi özgün bakış açısıyla toplumun sorunlarına değinmiş ve birçok tartışmayı alevlendirmiştir. Özgür düşünceye olan tutkusu, kendi çizgisini savunmadaki kararlılığı ve eleştirmen kimliği sayesinde okuyucularının gönlünde taht kurmayı başarmıştır.
Gazeteciliğine olan tutkusunu sıkça dile getiren Nihat Genç, "Gazeteci, halkın sesi olmalıdır" anlayışıyla hareket etti. Bu ilke doğrultusunda, çeşitli sosyal konuları kaleme alarak okuyucularının ufkunu açmayı amaçladı. Yıllar boyunca, takipçileri tarafından yazıları beklenen, düşünceleri ile güvenilen bir yazar haline geldi. Kendi özgün üslubuyla kaleme aldığı yazılar, sosyal medyada ve farklı platformlarda geniş yankı uyandırdı. Böylece, yazılarına vatandaşın ilgisini çekmeyi başardı. Kariyeri boyunca, toplamda 10'un üzerinde kitap yazan Genç, edebi eserleriyle de Türk edebiyatında kendine has bir yer edindi.
Nihat Genç, sadece bir yazar ve gazeteci değil, aynı zamanda bir düşünce adamıydı. Hayatı boyunca birçok konuda sert eleştirilerde bulunmuş, gerçekleri cesurca dile getirmiştir. Özellikle basın özgürlüğü, demokrasi ve insan hakları gibi konular, onun yazılarında sıkça yer almıştır. Vefatına kadar, düşüncelerini ve görüşlerini net bir şekilde ifade etti. Onun kalemiyle hayat bulan konular, birçok insanın düşünce yapısını etkileyecek kadar derin bir anlam taşımıyordu. Türk basını için kaydedilmesi gereken birçok anekdot, Nihat Genç'in yazılarında saklıydı.
Nihat Genç’in vefatı, Türk gazeteciliği için sadece bir kayıp değil, aynı zamanda bir dönemin sona erişi olarak da değerlendiriliyor. Sosyal medya üzerinden birçok kişi, vefat haberini duyar duymaz, üzüntülerini paylaşarak duygu dolu paylaşımlar yaptı. Genç’in yazdığı birçok eser, gazete yazıları, dergilerdeki köşeleri ve sosyal medyada paylaştığı düşünceleri, onu unutulmaz bir şahsiyet haline getiriyor. Kendisi, birçok kişinin zihinlerinde ve gönüllerinde hep var olmaya devam edecek.
Vefatının ardından, ünlü gazetecinin hayatı ve kariyeri üzerine yapılan değerlendirmeler, onun Türk basın tarihindeki yerini bir kez daha gözler önüne serdi. Nihat Genç, cesur yazılarıyla, gerçekleri söyleme konusundaki kararlılığıyla, gazeteciliğe katkıda bulunan önemli bir isim olarak daima hatırlanacak. Onun ardında bırakmış olduğu eserler, gelecek nesillere ilham vermeye devam edecek. Türk basınında bir daha böyle bir kalemin yer alabileceği şüphe götürürken, Nihat Genç ismi, her zaman saygıyla anılacak. Şimdi, ondan geriye kalanları anmak ve hatırlamak, bizim elimizde...