Eski ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın nükleer programına yapılacak 30 milyar dolarlık yatırım hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Trump, bu durumun Amerika'nın ulusal güvenliğine ciddi tehditler oluşturacağını savunarak, ”İran’a böyle bir kaynak aktarılması akıl almaz bir hata” ifadelerini kullandı. Gelişen olaylar, Trump'ın geçmişteki sert tutumunu ve İran meselesine yaklaşımını yeniden gündeme getirdi. Neden Trump bu kadar tepkili? İran’ın nükleer programı uluslararası arenada neden bu kadar tartışmalı? İşte tüm detaylar.
Trump, sosyal medya platformları üzerinden yaptığı paylaşımlarda, İran’a yapılacak olan bu yatırımı eleştirerek, ABD’nin bu ülkeye karşı almış olduğu sert yaptırımların ve politikaların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Eski başkan, “İran’a verilen para, terörizm ve uluslararası güvenlik tehditlerine yol açacak. Bu yüzden ülkemizi korumak için eski politikaları geri getirmek zorundayız” dedi. Bu açıklamalar, Trump’ın 2016’daki seçim kampanyasında da kullandığı argümanlarla paralellik taşıyor. O dönemden beri İran’a yönelik Amerika’nın uyguladığı politikaları eleştiren birçok kişi, Trump'ın bu tutumunu hatırlattı.
İran’ın nükleer programı, 2015 yılında imzalanan Nükleer Anlaşma (JCPOA) ile uluslararası kontrol altına alınmıştı. Ancak Trump, 2018 yılında bu anlaşmadan çekilmiş ve İran’a karşı yeni yaptırımlar uygulamaya başlamıştı. Bugün gelinen noktada, İran’ın nükleer faaliyetleri hızlanmış durumda ve ülke, zenginleştirilmiş uranyum stoku konusunda uluslararası yükümlülüklerini ihlal ediyor. İran’ın nükleer programına yönelik endişeler, sadece ABD ile sınırlı kalmayıp, Avrupa ve Orta Doğu ülkelerini de derinden etkilemektedir. Trump’ın tepkileri, bu bağlamda uluslararası ilişkilerin yeniden şekillenebileceğini gösteriyor.
Bazı analistler, Trump’ın bu açıklamalarının, gelecekteki siyasi planlarına yönelik bir strateji olduğunu ve 2024 başkanlık seçimlerine hazırlık olarak değerlendirildiğini ifade ediyor. Sonuç olarak, İran’a yapılacak olan bu yatırımı gözden kaçırmamak ve Trump’ın bu konuda attığı adımları yakından takip etmek, sadece Amerika için değil tüm dünya için büyük önem taşıyor.
