Ülkemizin önde gelen edebiyat figürlerinden biri olan yazar Süha Oğuzertem, trajik bir olay sonucunda yaşamını yitirdi. İçinde bulunduğu evde bir yangın çıkması sonucu hayatını kaybeden Oğuzertem, çok sayıda okuyucunun kalbinde özel bir yere sahipti. Edebi kariyeri boyunca birçok kitap ve makale kaleme alan yazar, yalnızca eserleriyle değil, aynı zamanda kişiliği ve duruşuyla da geniş bir kitle tarafından sevilmekteydi. 2023 yılı, Türk edebiyatı için kayıplarla dolu bir yıl oldu ve bu kayıplar arasında Süha Oğuzertem’in kaybı en derin yaralardan biri olarak kayıtlara geçti.
1945 yılında Türkiye’nin güzel İstanbul şehrinde dünyaya gelen Süha Oğuzertem, genç yaşta edebiyata olan tutkusunu keşfetti. Üniversite yıllarında edebiyat eğitimi aldıktan sonra kısa sürede farklı yayın organlarında yazmaya başladı. Şiirleri ve öyküleriyle adını duyuran Oğuzertem, daha sonraki yıllarda romanlarıyla dikkat çekmeye başladı. Eserlerinde genellikle toplumsal sorunlara, insan ilişkilerine ve insan psikolojisine derinlemesine bir bakış sunan yazar, özellikle genç nesil yazarlara ilham kaynağı oldu. Kendine özgü üslubu ve akıcı anlatımıyla okurlarının gönlünde taht kurmayı başardı. Oğuzertem, edebiyatın yanı sıra birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alarak, topluma katkıda bulunmayı da ilke edindi.
Oğuzertem’in hayatını kaybetmesi, edebiyat camiasında büyük bir üzüntü yarattı. Yangın haberi, yazarın yakın çevresından gelen haberlerle duyuruldu. İçinde bulunduğu evde çıkan yangın, henüz belirlenemeyen sebeplerle kısa sürede büyüyerek kontrol altına alınamaz hale geldi. Olay yerine intikal eden itfaiye ekipleri, yangını söndürmeyi başarsa da Oğuzertem’in hayata geri dönmesi mümkün olmadı. Bu trajik olay, hem edebiyat çevresini hem de yazarın hayranlarını derinden sarstı. Sosyal medya üzerinde birçok kişi ve kuruluş, Oğuzertem için taziye mesajları yayınladı. Edebiyat camiası, böyle bir kaybın etkilerini uzun süre hissedecek gibi görünüyor.
Süha Oğuzertem’in hayatı ve eserleri üzerine yapılan sohbetler ve anma etkinlikleri, yazarın kaleme aldığı eserlerin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Edebi kişiliği kadar sosyal projelerdeki katkıları da hatırlanan Oğuzertem, birçok genç yazar için örnek teşkil etmişti. Hayatının son dönemlerinde yazdığı son kitabı 'Kayıp Zaman'ın Ardında', okuyucuların merakla beklediği bir eser olarak dikkat çekiyordu. Kitap, edebi derinliği ve güçlü karakterleriyle eleştirmenlerden olumlu yorumlar almıştı. Ancak bu trajik olay, kitabın piyasaya çıkış tarihini belirsiz hale getirdi.
Oğuzertem’in eserlerinin yanı sıra, sosyal sorumluluk projeleriyle de tanınan bir yazar olması, genç bireyler üzerinde yarattığı etkiyi arttırmıştı. Birçok söyleşisinde, edebiyatın gücünden ve toplum üzerindeki dönüşüm etkisinden bahseden Oğuzertem, az konuşan ve kendini ifade etmekte güçlük çeken bireyler için yazmanın bir çözüm yolu olduğunu sık sık vurgulardı. Onun hayatı boyunca kazandığı başarılar ve gerçekleştirdiği projeler, yazarın yalnızca bir edebiyatçı değil, aynı zamanda bir değişim öncüsü olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Süha Oğuzertem, yalnızca kitaplarıyla değil, aynı zamanda etkisiyle de edebiyat dünyasında kalıcı bir iz bıraktı. Eserleri ve düşünceleriyle yeni nesil yazarlara ilham veren Oğuzertem’i, bu trajik kayıptan sonra bir kez daha anmak ve düşüncelerini yaşatmak, edebiyatseverlerin en büyük arzusu haline geldi. Onun hayatı, edebiyatın ve sanatın gücünü bir kez daha gözler önüne sererken, tragedya ve kaybın insan psikolojisi üzerindeki etkilerini anlama fırsatı sundu. Süha Oğuzertem’in anısı, Türk edebiyatında daima yaşatılacak ve hatırlanacaktır.